Yapay Zeka Destekli İşe Alım Üzerine Konu Uzmanıyla Söyleşi

İşe Alımda Yapay Zekaya Giriş

Bu ayki sayımızda, People Uniq’in Kurucu Ortağı sayın Sabriye Müge Tanır'ı ağırlıyoruz. Kendisiyle işe alım süreçlerindeki teknolojik gelişmeleri ve bu teknolojilerin iş sonuçlarına etkilerini konuşacağız. Bültenimizin ilk sayısına sağladığı katkı için Müge Hanım'a bir kez daha teşekkür ederiz.

ICAGLAR: “Bize işe alım konusundaki geçmişinizden ve yapay zekâ ile işe alımın kesişim noktasına nasıl ilgi duyduğunuzdan bahseder misiniz?”

MTANIR: “Türkiye, Avrupa ve Birleşik Krallık’taki çeşitli sektörlerde hem mavi hem de beyaz yaka çalışanların işe alımında geniş deneyime sahip bir İK profesyoneli olarak, yetenek kazanımının değişen dinamiklerini özellikle 2000’li yıllarda yakından gözlemledim. Bu on yıl boyunca dijital teknolojilerin ortaya çıkışı ve sosyal medyanın artan önemi, işe alım uygulamalarını dönüştürdü ve işverenler ile potansiyel adaylar arasında daha güçlü bağlar kurulmasına yardımcı oldu. Daha stratejik ve veri odaklı işe alım yöntemlerine geçiş, aday takibi sistemleri (ATS) ve diğer İK teknolojilerinin benimsenmesini sağladı; bu da aday bulma, tarama ve eşleştirme süreçlerini iyileştirdi. Ayrıca, işveren markası oluşturma, yetenekleri çekmek için rekabetçi bir ortamda hayati bir unsur haline geldi. Farklı sektörlerde yetenek açığına artan talep, hem mavi hem de beyaz yaka yetenek havuzlarının kendine özgü zorluklarını etkili bir şekilde ele alabilecek özelleştirilmiş işe alım stratejilerinin gerekliliğini gösterdi.

Bir İK Direktörü olarak, yapay zekâ destekli işe alım araçlarının işe alım süreçlerimizdeki dönüştürücü potansiyelini fark ediyorum. Bu araçlar, aday bulmayı hızlandırmak, başvuru tarama sürecinin doğruluğunu artırmak ve işe alım süresini kısaltmak gibi avantajlar sunuyor— bunlar günümüzün rekabetçi yetenek pazarında çok önemli unsurlardır. Yapay zekâ teknolojilerini kullanarak operasyonel verimliliği artırabilir ve adaylarla daha kişiselleştirilmiş etkileşimler ve zamanında geri bildirimlerle deneyimlerini zenginleştirebiliriz. Ayrıca, yapay zekânın veri analizi kapasitesi, bilinçsiz önyargıları ortaya çıkarmamıza, çeşitliliği teşvik etmemize ve organizasyonel hedeflerimizle uyumlu bilinçli işe alım kararları almamıza olanak tanır. Genel olarak, yapay zekâyı işe alım süreçlerine entegre etmek, yetenekleri etkili bir şekilde çekmemizi sağlarken adil ve verimli bir işe alım süreci de sunacaktır.

Her bir platform işe alım süreçlerini iyileştiren kendine özgü özellikler sunar. Örneğin BambooHR, kullanıcı dostu arayüzüyle öne çıkar ve çalışan verilerini yönetmek, onboarding süreçlerini kolaylaştırmak ve performansı izlemek açısından oldukça etkilidir. Buna karşılık, Workable, güçlü aday takip sistemi (ATS), iş birliğine dayalı işe alım özellikleri, özelleştirilebilir iş ilanları ve ekiplerin bilinçli kararlar almasına yardımcı olan kapsamlı analitik araçlarıyla dikkat çeker. Greenhouse Software ise, yapılandırılmış işe alım ve çeşitlilik girişimlerine odaklanarak, gelişmiş mülakat planlama araçları, skor kartları ve çeşitli değerlendirme platformlarıyla entegrasyonlar sunar; bu da adayları objektif bir şekilde değerlendirmeyi kolaylaştırır. Bu araçlar bir araya geldiğinde, işe alım süreçlerinin verimliliğini ve etkinliğini önemli ölçüde artırır.”

Güncel Trendler

ICAGLAR: “İşe alım sektöründe yapay zekâ ile ilgili gözlemlediğiniz güncel trendler neler ve sizce bu trendler işe alım uzmanlarının rolünü nasıl şekillendiriyor?”

MTANIR: “İK alanında yılların tecrübesiyle, yapay zekânın işe alım süreçlerimizi büyük ölçüde geliştirebileceği birkaç kritik alanı belirledim. Öncelikle, özgeçmiş tarama önemli bir işlev olarak öne çıkıyor. Yapay zekâ teknolojisi, ilk tarama sürecini otomatikleştirerek, özelleştirilebilir algoritmalar aracılığıyla temel niteliklere sahip adayları hızla belirleyebilir. Bu, işe alım sürecini hızlandırmanın yanı sıra insan kaynaklı önyargıları azaltarak daha çeşitli bir aday havuzuna ulaşmamızı sağlar. Bir diğer önemli alan ise aday bulma.

Yapay zekâ araçları, sosyal medya ve iş ilanı siteleri gibi çeşitli kaynaklardan geniş veri analizleri yaparak aktif olarak iş aramayan potansiyel adayları tespit edebilir. Bu proaktif aday bulma yeteneği, en iyi yeteneklere ulaşma imkânımızı genişletir. Mülakat planlamasında ise yapay zekâ, lojistik süreçleri optimize ederek idari yükleri azaltır ve adaylar ile işe alım ekipleri arasında daha verimli bir iletişim sağlar.

Ek olarak, tahmine dayalı analizler yapay zekânın başarılı olduğu bir başka alandır. Geçmiş işe alım verilerini analiz ederek, yapay zekâ aday performansı hakkında içgörüler sunar ve gelecekteki işe alımlarda daha bilinçli kararlar almamıza yardımcı olur. Ayrıca, yapay zekâ destekli sohbet botları, aday deneyimini büyük ölçüde iyileştirir; başvuru süreci hakkında gerçek zamanlı yardım sunar, soruları yanıtlar ve başvuru durumu hakkında güncellemeler sağlar. Bu da adayların etkileşimini artırır.”

Yapay Zekânın Dönüşüm Etkisi

ICAGLAR: “Yapay zekânın yakın gelecekte işe alım uzmanlarının günlük sorumluluklarını nasıl dönüştüreceğini düşünüyorsunuz?”

MTANIR: “Yapay zekâ, işe alım uzmanlarının günlük görevlerinin birkaç önemli yönünü dönüştürecektir. İlk olarak, verimliliği büyük ölçüde artıracağını görüyoruz. Özgeçmiş tarama ve mülakat planlama gibi rutin görevleri otomatikleştirerek, yapay zekâ işe alım uzmanlarının adaylarla ilişkiler kurmak ve işin ihtiyaçlarını daha iyi anlamak gibi stratejik faaliyetlere odaklanmasına imkân tanıyor. Diğer önemli bir fayda, veri odaklı kararlar alabilme yeteneğidir. Yapay zekâ, büyük veri setlerini analiz ederek aday performansı, piyasa trendleri ve genel işe alım etkinliği hakkında içgörüler sunar. Bu, işe alım uzmanlarının sadece sezgilere değil, somut kanıtlara dayalı bilinçli kararlar almasını sağlar.

Yapay zekâ, aday deneyimini sohbet botları ve otomatik mesajlaşma gibi araçlarla da geliştirir. Bu teknolojiler, işe alım uzmanlarının adayların sorularına hızla yanıt vermesini, başvuru durumları hakkında güncellemeler sağlamasını ve kişiselleştirilmiş iletişim imkanı sağlar; bu da adayların etkileşimini artırır. Ayrıca, yapay zekâ algoritmalar aracılığıyla çeşitli platformlarda potansiyel adayları tespit ederek yetenek bulma süreçlerini devrim niteliğinde değiştirir. Bu proaktif yaklaşım, işe alım uzmanlarının yeni fırsatlar aramayan nitelikli adayları bulmasını sağlar. Son olarak, yapay zekâ sistemleri, önceki işe alım deneyimlerinden öğrenerek algoritmalarını sürekli iyileştirebilir. Bu, işe alım stratejilerinin geçmiş başarılar doğrultusunda zaman içinde daha verimli ve etkili hale gelmesine yardımcı olur.”

Yapay Zekâ ile İlgili Endişeler

ICAGLAR: “Yapay zekâ nedeniyle iş kaybı endişeleri var. İşe alım uzmanları, meslektaşlarını bu rollerin evrim geçireceği ve yok olmayacağı konusunda nasıl ikna edebilir?”

MTANIR: “İşe alım uzmanları, meslektaşlarının yapay zekâ ve değişen roller konusundaki endişelerini birkaç önemli noktaya odaklanarak giderebilir. Öncelikle, yapay zekânın insan yeteneklerini desteklemek ve güçlendirmek için bir araç olduğunu, onların yerine geçirmeyi amaçlamadığını açıklamak önemlidir. Özgeçmiş tarama ve mülakat planlama gibi tekrar eden görevleri otomatikleştirerek, yapay zekâ işe alım uzmanlarının adaylarla ilişkiler kurmak ve onların ihtiyaçlarını anlamak gibi işlerinin daha stratejik yönlerine odaklanmasına olanak tanır.

Ayrıca, yapay zekânın taklit edemeyeceği insan becerilerinin değerini vurgulamak gerekir. Empati, eleştirel düşünme, yaratıcılık ve kişilerarası beceriler gibi özellikler, adayların bakış açılarını anlamak ve kültürel uyum ve ekip dinamikleri hakkında bilinçli kararlar almak için çok önemlidir.

Bunun yanında, yapay zekâyı benimsemek profesyonel büyüme için bir fırsat sunar. İşe alım uzmanları, bunu yeni teknolojilere adapte olup becerilerini geliştirerek işe alım süreçlerinde rollerini güçlendirmek için bir fırsat olarak görebilirler.”

İşe Alımın Geleceği

ICAGLAR: “İşe alımın geleceği ve yapay zekânın rolü hakkında paylaşmak istediğiniz son içgörüler nelerdir?”

MTANIR: “İşe alımın geleceği hızla değişiyor ve yapay zekâ, süreçleri daha verimli ve etkili hale getirmede kilit bir rol oynuyor. Yapay zekâyı kullanmak, organizasyonların geniş bir aday verisini hızla analiz ederek bugünün rekabetçi iş piyasasında en iyi yetenekleri tespit etmesine ve çekmesine yardımcı olabilir. Bu, işe alım uzmanlarının gözden kaçırılabilecek nitelikli adayları bulmasını sağlar.

Aynı zamanda, şirketler kendi değerlerini paylaşan adayları ararken, pozitif bir işyeri kültürü yaratmak önemli olmaya devam edecek. İşe alım uzmanları, adayların değişen ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak için stratejilerini güncellemeli; özellikle açıklık, esneklik ve çeşitliliğe önem vermelidir.

Ayrıca, organizasyonlar yapay zekâyı işe alım süreçlerinde kullanırken etik hususları da göz önünde bulundurmalıdır. Yapay zekâ araçlarının şeffaf, adil ve hesap verebilir bir şekilde kullanılması, işe alım süreçlerini iyileştirirken çeşitlilik ve kapsayıcılık çabalarına zarar vermemesi açısından çok önemlidir.

Sonuç olarak, yapay zekâ işe alım alanını daha pürüzsüz süreçler, daha iyi kararlar ve adaylar için gelişmiş deneyimler sunma fırsatlarıyla dönüştürüyor. Yapay zekâyı kullanarak organizasyonlar, sadece hedeflerine ulaşan değil, aynı zamanda daha iyi bir işyeri kültürü oluşturan ekipler kurabilir. Ancak, insan dokunuşu hâlâ çok önemli; başarılı işe alım uzmanları, ilişkiler kurarken, değişikliklere uyum sağlarken ve işe alım uygulamalarını şirketlerinin değerleriyle uyumlu ve kapsayıcı tutarken yapay zekâ ile el ele çalışması onlara yardımcı olacaktır.”